Adrasan Sahilinin Açığında Akya Oltamıza Atladı :
Balık avına meraklı bir çift ile büyük balık avı yapmak için Adrasan Sahilinden açıldık. Sahilden biraz açılınca yemlik balık avı için oltaları hazırlamaya başladım. Arkadaşlar daha sahilden çok uzaklaşmadan avın başlamasına hem biraz şaşırmışlardı. Hem de avın hemen başlayacak olmasına sevinmişlerdi. Ama sahile bu kadar yakın avın başlamasını beklemiyorlardı. Hani “bir meraya gidilir ve orada av başlar ya” o mantıkla pek çok kişide bir yerlere gidilince avın başlayacağı alışkanlığı vardır.

Oysaki Adrasan’da her yer meradır. Genel anlamda, yem balığı avını da, büyük balık avını da hemen her yerde yapabilmek mümkündür. Özellikle kıyılarda ağ ile avcılık yapılmadığı sürece kıyılara kadar her çeşit balık yaklaşmaktadır. Bu sayede kıyılar balıklar için beslenme, yumurtlama ve yaşam alanı olmaktadır. Ayrıca kıyılarda balık çeşitliliği arttıkça göç balıklarının da uğrak alanı olma özelliği artmaktadır. Bu yüzden son yıllarda Adrasan kıyılarında 50 -150 Kg arası Orkinoslar boy göstermeye başladı. Bunun iki sebebi var. Birinci sebep; göçle gelen Lambuka gibi balıkların peşine takılmış olmalarıdır. İkinci sebep de; yeni senenin mahsulü ufak balıkların kıyıları doldurmaya başlamasıdır. Her iki durumda da Orkinos ve diğer büyük balıklar için kolay beslenme fırsatı olur.

Yüzey Sırtısı Çekerek Yem Balığı Avı
Yem balığı için yüzey sırtısı çekerek Pırasalı Ada istikametine doğru yol aldık. Yolda oltamıza Tombik ve Yazılı Orkinoslar atladı. İki tane yem balığı alınca büyük balık avına başladık. Önce Pırasalı Ada ve çevresinde yemli dip sırtısı çektik. Ama buralarda oltamıza büyük balık atlamadı. Sonra Adrasan Koyunun içine doğru yöneldik. Koy içinde pek çok büyük balık avı yapmaya uygun mera bulunmaktadır. Bu yerler belli dönemlerde çok verimli avlar verirken, bazı dönemlerde o kadar erimli olmaz. Bu yüzden meraların verimliliği her yıl değişim gösterir. Bu değişimi keşfedebilmek için öncelikle meraları sistematik olarak dolaşmak gerekir. Bir süre sonra meraların verimlilik durumları belirginleşmeye başlar. Bu şekilde hangi meralara daha fazla önem vereceğimiz belirginleşmeye başlar.

Balon Balıkları Yeme Saldırmak İçin Fırsat Kollar
Bir kaç merada yemimize balonlar müdahale ettiler. Bu müdahaleler esnasında yem zarar görürken, aynı zamanda üçlü kancaları bağladığımız ip misinalar da zarar görebilir. Aslında en kötüsü üçlü kancaları bağladığımız iplerin zarar görmesidir. İpler zarar görünce çekiş güçleri ciddi anlamda düşer. Durum böyleyken Akya veya diğer büyük balıklar oltaya atladığında iplerin kopma problemi ortaya çıkar. Hiç bir avcı kancanın balığın ağzında takılı kalmasını istemez. Her avcı oltasından kurtulan balığın sağlıklı kalmasını ister. Böylece o balığı daha büyükken veya ondan dünyaya gelen balıkları ileriki yıllarda yakalama şansı olacağını bilir. Ancak bu sayede balık miktarı artacaktır.

Artık Umutlar Tükenmiş Şekilde Kıyıya Yöneldik
Balonlar yemlere ve iplere zarar verince yemi ve ipleri değiştirip yeniden ava devam ettik. Böylece pek çok merayı geride bırakıp kıyıya doğru yöneldik. İki yıl önce kıyıya 200 – 300 m. yakın mesafelerde, derinliği 10 -14 m. suda üç hafta arayla 40 ve 30 Kg Akya avı yapıp yumurtalı olduğu için geri salmıştım. Şimdi de aynı şansı yakalamamak için hiçbir sebep yoktu. Bu düşüncelerimi arkadaşlarla da paylaşarak “oltamız sudan çıkıncaya kadar umudunuzu kesmeyin” diyordum. Artık iyice kıyıya yanaşmıştık. “Artık oltaları toplayalım” dememe çok az kalmıştı. Ama benden önce Akya konuştu. Kaloma şiddetle akmaya başlayınca arkadaşlarımız heyecanla ne yapacaklarını şaşırmış bir şekilde kendilerine gelmeye çalıştılar.
Bir kaç müdahale ile onların ava odaklanmasını sağlayıp balıkla mücadeleye başladık. Balık, daha önceki iki avda da olduğu gibi, oltayı açığa doğru çekerek boşaltıyordu. Önce motoru geri vitese takıp tornistan yaparak balığa doğru gittik. Sonra motorun vitesini boşa alıp balığın tekneyi çekmesini sağladık. Bu şekilde balıkla mücadele etmek hem daha kolaydı. Hem de balığın daha hızlı yorulmasını sağlamış oluyorduk. Balık tekneyi çekerken kalomanın biraz sıkı olmasında da bir sakınca olmuyordu.

Bir süre sonra balık bizi koyun ortasındaki dubaya kadar yaklaştırdı. Ama biz de artık mücadelenin sonuna gelmiştik. Takımlar yüzeyde görünmeye başlayınca çıkrık makineli oltayı bırakıp takımı elle çekmeye başladık. Artık Akya aşağıda görünmeye başlamıştı. Dönerek bize doğru yükseliyordu. Yaklaştıkça büyüklüğü daha net gözüküyordu. Arkadaşlar balığı görünce mest oldu. Sonra balığı tekneye yaklaştırıp tekneye aldık. Onlar bu kadar büyük balık yakalayabildiklerine inanamıyorlardı. Ayrıca onlar için bu kadar kıyıya yakınken balığın geliyor olması da ayrıca hayret vericiydi. Üstelik kıyıya yaklaşmanın avın bitmesi anlamına gelmesi dolayısı ile umutların tükendiği en son anda Akya avının yapılması muhteşemdi. Bu şekilde inanılmaz bir avı daha geride bırakmıştık. Mutlu bir şekilde kıyıya döndük.

Büyük Balık Avı Videosu: https://youtu.be/23PvSLtZiPo