Akdenizde Büyük Balık Avlamaya Doyum Olmaz :

Akdeniz 3000 m ve üzerindeki derinliğiyle Okyanustan farksızdır. Bu yüzden pek çok büyük balığa ev sahipliği yapmaktadır. Orkinos ve Kılıç Balıkları göz önünde bulundurulduğunda bu balıklar yüzlerce kilolara ulaşabilmektedir. Ayrıca sıcak bir deniz olması dolayısıyla çeşitlilik anlamında çok verimli bir denizdir. Akdeniz’de çeşit çoktur. Ama bu çeşitlerin birey sayısı, soğuk denizlerdeki balık miktarına göre, çok fazla değildir. Bu durumu daha açık izah etmek için şu ifade daha doğru olacaktır: Sıcak denizlerde çeşit çok adet azdır. Soğuk denizlerde adet çok çeşit azdır.
Örneğin Karadeniz’de 15 – 20 çeşit balıktan bahsederken, her bir çeşit balığın adet olarak fazladır. Örneğin bu çeşitlerden bir tanesi Hamsi dir. Hamsi miktarı çok fazladır. Akdeniz’deki çeşitlerin birey sayısı soğuk denizlerdeki kadar çok değildir. Ama her iki denizdeki balık adetlerine baktığımızda çok fazla farklılık olacağını zannetmiyorum. Ama Akdeniz’deki balıklar daha büyük balıklardır. Bunda en büyük etken alanın büyüklüğü ve derinliğidir.

Büyük Balık Avının Keyfi
Büyük balık avlamanın en büyük keyfi oltadaki balığın tahminlerin ötesinde güçlü olmasıdır. Balıkla mücadele ederken “yapılan mücadelenin her şeye değdiği düşüncesi” her avcının ortak kanaatidir. Özellikle büyük balık kalomayı boşaltmaya başladığında heyecanlanmayan ve keyiflenmeyen hiç kimse yoktur. Tam bu anda teknedeki herkesin adrenalini artar. Büyük bir heyecan dalgası herkesin üzerine çöker. Bir anda ne yapacaklarını şaşırırlar. Bütün öğrenilenler unutulur. Herkes önce kalomayı sıkıp balığa hakim olmak gibi garip bir yanlışa düşer. Tam bu anda yapılması gereken; sakin kalıp balığın kalomayı boşaltıp ilk agresif gücünü harcamasını beklemektir. Bu sayede balıkla mücadele için daha doğru kararlar almak için yeterli zaman olacaktır.

Büyük balıklar genellikle dibi taşlık meralarda avlanmaktadır. Bu yüzden bir an önce taşlık meranın dışına balığı çıkarmak gerekir. Bu sayede balığın oltayı dipteki taşlara dolamasını önlemiş oluruz. Oltaya takılan taş balığıysa, bu sayede balığın taşa girmesine de mani olmuş oluruz. Altı kum olan ve nispeten daha derin olan alanlarda balıkla mücadele etmek daha doğru bir seçimdir. Bu sayede balığa daha fazla kaloma boşaltma imkanı tanıyabiliriz. Daha yumuşak kaloma bizimde balıkla mücadele esnasında yorulmamızı önler. Çünkü daha düşük bir güçle mücadele etmiş oluruz. Kaloma sıkılığı arttıkça bizim çekeceğimiz güç miktarı da artar. Bu durum bizim daha kısa sürede yorulmamıza sebep olur.

Kalomanın sıkı olması durumunda; balığa geçen kanca geçtiği yeri daha büyük bir güçle yırtabilir. Mücadele boyunca yırtılmaya devam eden yaradan bir süre sonra kanca kurtulur. Yara tam olarak yırtılmasa bile balık ilk boşluk verildiğinde bir kafa vuruşuyla kendini kurtarabilir. Böyle durumlarda sıkı kaloma ile mücadele büyük bir sorundur.

Büyük Balığı Tekneye Almadan Av Sonuçlanmaz
Balık avının keyfini sonuçlandırabilmek için balığı tekneye alabilmek gerekir. Yoksa güzel bir kaçan büyük balık avı hikayemiz olur. Büyük balık avında mücadeleyi keyifle sürdürmenin yolu uygun kaloma ayarından geçer. Kaloma ayarımız uygunsa balıkla yorulmadan mücadele edebiliriz. Kancanın takıldığı yer yırtılmadığı için balığı tekneye almamız da mümkün olur. Böylece büyük balık avını sonuçlandırıp avın keyfini sonuna kadar çıkarabiliriz. Ancak bu aşamadan sonra büyük balık avını başarıyla yaptığımızdan bahsedebiliriz. Büyük balık avında başarının sırrı doğru kaloma ayarıdır.

Büyük Balık Avı Videosu: https://youtu.be/zf4ZQ6niCk4