Balık Avı Yapacağına Dair inanç Başarıyı Getirir :
Onca büyük balık avı deneyiminden sonra öğrendim ki, balık avı sadece kısmettir. O yüzden büyüklerimiz balık avı yapanı gördüklerinde “RASTGELE” demiş. Balık avı yaparken balıkla rast gelmeden, balığı avlama şansımız olmaz. Teknolojik unsurları kullansak bile, balık av yapmaya hevesli değilse, av yapabilmek mümkün değildir. Balık yemeye istekli değilse, oltamızla ilgilenmez. Geçer gider. Balığın orada olduğunu bildiğimiz bir balık bulucumuz varsa, bu duruma anlam vermeye çalışırız. Balık bulucumuz yoksa “bugün balık yokmuş ya da bugün balık yemiyor” deriz. Bu durumda ya ava başka bir yerde devam ederiz. Ya da avı bırakıp döneriz.

Pozitif Enerjinin Başarı Üzerindeki Etkisi Tartışılmazdır
Balık avı yapacağına dair içinde büyük istek taşıyan balık avına devam eder. Kısmetini aramaktan geri durmaz. Başarmak için her seferinde yeniden denemeler yapmak gerekir. Başarılı olma inancı en büyük enerjiyi oluşturur.
Av yaparken acabalara yer olmaması gerekir. Tereddüt insanı yılgınlığa sürükler. Azim ve istek ise yeni arayışları beraberinde getirir. Mucit’i başarıya götüren yeni arayışlar, denemeler değimlidir.
Av yapılamıyorsa, yeni denemelere ihtiyaç var demektir. Çünkü balık avında değişkenlerin her biri sonsuz olasılığa sahiptir. Biz 3 – 5 değişkenle olasılık hesabı yapamayız. Sonsuz değişkenle nasıl olasılık hesaplayabiliriz ki? Bu yüzden kısmetimize güvenmeliyiz. Avımıza her türlü denemeyi yaparak devam etmeliyiz.

Balık Avında Başarının Sırrı Yeni Arayışlardan Geçer
Her deneme insana bir şeyler öğretir. Bazı denemeler ise bütün bildiklerimizi başka bir boyuta taşır. Bu şekilde daha geniş düşünmeyi öğreniriz. Bu da bizi taklitçi olmaktan kurtarır. Yaratıcı ve takip edilen olma noktasına getirir. Yaratıcı olan kişi için her balık avı bir eğitim gibidir. Devamlı öğrenir ve öğrendiklerini paylaşır. Böylece bilginin çoğalmasına katkı sağlar.
Yaratıcı olan kişi için bilgiyi paylaşmak bir görevdir. Çünkü Yaratandan gelen ilham, Yaratana istinaden, yaratılana aktarılmalıdır. Bu suyun başını beklemekle görevli olan tarafından, suyun adil kullanımının sağlanması gibidir.
Trofe Akya Avının Hikayesi
Son anda tur iptal olunca balık avına yalnız çıkmaya karar verdim. Uzun zamandır eve balık eti girmemişti. Zaten kendimi bildim bileli, kendim av yapmazsam balık satın alıp yemem. Tekne karada olduğu ve bir süredir de rahatsız olduğum için balık avına çıkamamıştım. Hazır fırsat ayağıma kadar gelmişken hiç tereddüt etmeden motora gaz verdim. Sulu Adaya yanaşana kadar üç adet yemlik Palamut avı yapmıştım.

Büyük Balık Avına Başladık
Sulu Ada açıklarında büyük balık avı başladı. Akya oltasını mavi derinliklere indirip dolaşmaya başladım. Önce Sulu Ada çevresi, sonra Kelleci Koyu açıklarını çektim. Ama aklımda hep geçen gün Adrasan Fenerin açığında taşa takılıp kurtulan büyük Akya vardı. Nedense avı orada yapacağıma dair içimde büyük bir inanç vardı. Hatta nokta bile kafamdaydı.
Balık Avı Yapacağına Dair İnanç Başarıyı Getirir

Hemen Adrasan Fenerine doğru yol aldım. Fenerin açığına geldiğimde oltayı bıraktım. Tam kaçan balığı avladığımız noktaya geldiğimde kaloma şiddetle akmaya başladı. Hiç durmadım. En düşük hızla Akseki Koyunun girişine doğru yol almaya devam ettim. Yirmi beş dakika sonra balığı teknenin altına yaklaştırmıştım. Artık balık teknenin altında dönüyordu. Manzara çok güzeldi. Gerçekten balık etine hasret kalmamış olsam balığı geri bırakma düşünceleri aklımdan geçiyordu. Çok güzeldi. Hiç içimden kıymak gelmiyordu. Her seferinde bu balığı daha çok seviyorum. Bu balık ancak paylaşılarak yenilirse hakkı verilmiş olabilirdi. Bizde öyle yaptık. Böyle güzellikler mutlaka paylaşılmalı. Paylaşılan her şey, paylaşım tadında oluyor. Hayat paylaşınca daha güzeldir.
Balık Avı Yapacağına Dair İnanç Başarıyı Getirir
Büyük Balık Avı Videosu: https://youtu.be/GEUHyRpopNw