İkinci Albakor Avımızı Geri Bıraktık :
İlk balığı tekneye aldıktan sonra, yeni bir büyük balık avı daha yapma şansımızın olup olmayacağını merak ettik. Bu merak ile oltaları salıp yeniden Albakor arayışına giriştik. Etrafımız balık oynaklarıyla doluydu. Dilan, bir büyük balığın daha suyun yüzüne atladığını gördüğünü söyledi. O yöne doğru dümen kırdık. Oynak yapan balıkların arasında ilerleyerek büyük balığın suyun yüzeyine atladığı yere vardığımızda kaloma akmaya başladı.
Bu sefer balık benim oltaya takılmıştı. Bugün av için üç olta kullandık. Her üçüne de sırayla balık atladı. Kalomayı boşaltmakta olan balıkla ilk mücadeleyi ben yaptım. Sonra oltayı Dilan’a verdim. O yorulana kadar balığı çekti. Sonra tekrar bana verdi.
Açık Denizde Av Yapmanın Keyfi
Sabah açık denize doğru yol alırken deniz biraz da olsa hareketliydi. Hava ısındıkça deniz sakinleşmeye başladı. Açık denizde Albakor avına başladığımızda artık deniz sütliman olmuştu. Bu sayede sudaki en ufak hareketi rahatça görebiliyorduk. Hatta motoru kapatınca oluşan sessizliğin içinde her türlü sesi duyabiliyorduk. Böylesi çok güzel bir ortamda büyük balıklarla mücadelesinin keyfine doyum olmuyordu. Bir de oltamızda büyük balık olunca herşey muhteşemdi.
Albakor Mücadelesi
Büyük balık olmasına karşılık çok fazla mücadele etmiyordu. Belki de beslenmek için çok fazla koşturduğu için mücadele için çok fazla gücü kalmıyordu. Yoksa daha önceki bir avda ne kadar güçlü olabildiğini görmüştüm. Tekneye kadar çok fazla mücadele etmeden gelmişti. Ama tam tekneye alırken çok güçlü kuyruk vuruşlarıyla kendisini elimden kurtarmayı başarmıştı. Sonra dibe dalarken de misinayı koparıp kaçmıştı. Sırf bu yüzden kakıç yapma ihtiyacı hissetmiştim. Bugünkü ilk balığı kakıç ile tekneye almamın sebebi o tecrübeyi bir daha yaşamama isteğiydi. Balığı tekneye alınca da aslında kakıç’a hiç de gerek olmadığını fark ettim.
Yakala Bırak Albakor Avı
Oltadaki Albakor ile mücadele ederken, balığı tekneye alma aşamasında ne yaşanacağını merak ederek çektik. Tekneye alırken rapalanın bağlı olduğu beden misinasının 39 Kg çekerine güvenerek rahat hareket edebiliyordum. Bu aşamada tek derdim balığı salabilecek durumda olabilmekti. Bu yüzden balığı tekneye almadan önce rapalanın geçtiği yeri kontrol ettim. Rapalanın bir kancası solungaçların başlangıç noktasına geçmişti. Durum oldukça kritikti. Balığa zarar vermeden çıkarmak gerekiyordu. Bu da ancak balık bu esnada rahat durursa mümkün olacaktı. Bereket bu aşamada balık çok sakin durdu. Kolayca ilk denemede kancayı çıkarabildim. Balık kanca çıktıktan sonra tepki verdi. Bu da çok doğaldı. Bu tepkiyi bekliyordum. Sonra dudağının kenarına takılan kancayı kurtardım. Böylece balığı salmaya hazır hale geldik.
Balığı Nefeslendirip Salmak
Mücadele esnasında yorulan ve sonra tekneye aldığımızda oksijensiz kalan balığı biran evvel suya kavuşturmak gerekir. Suya sokunca da nefeslenebilmesi için solungaçlardan su geçmesini sağlamak için ileri geri hızlı bir şekilde hareket ettirmek gerekir. Hatta bu esnada kuyruğu da sallayarak ne yapması gerektiğini hatırlatmakta fayda vardır. Balığın oksijen seviyesi arttıkça güçlenmeye ve hareketlenmeye başlar. Bunu elinizin içinde hissederiz. Sonra balık yeterince güçlenince kendini elimizden kurtarıp mavi derinliklere dalmaya başlar. Bu sayede sağlıklı bir geri salma işlemi başarıyla sonuçlanır.
Balığı geri salınca tam anlamıyla bir doymuşluk hissine kapıldık. İlk avladığımız yemlik Tombik ile 400 m de dip sarkıtma yöntemiyle büyük balık avı planımızdan vazgeçtik. Yaşadığımız doygunluk ve hedeflediğimiz avla ulaşmanın mutluluğu ile dönüşe geçme kararı aldık. Oltaları toplayıp sohbet ederek dönüşe geçtik.
İkinci Albakor Avımızı Geri Bıraktık
Büyük Balık Avı Videosu: https://youtu.be/P-RQN0aYU4c
