Baba Oğlun Akya Avı Keyfi Doyumsuzdur :
Baba ve oğulların büyük balık avı mücadeleleri bu seneye damga vurdu. Bu sene balık avı sezonumuzdan öne çıkan başlık “baba ve oğulların büyük balık mücadeleleri” oldu. Sanki sözleşmiş gibi pek çok kişi bu sene balık avına oğulları ile geldi. Bunda büyük bir ihtimalle pandeminin de etkisi oldu. Baba ve oğulların katıldığı turların büyük bir kısmında büyük balık ile mücadele şansımız oldu. Her halde baba ve oğulların hafızasında en fazla yer edecek olan hatıra balık avıdır. Her şey unutulur. Ama bir baba ve oğlun balık avı anıları asla unutulmaz. Özellikle bu av büyük balık avıysa.
Birkaç gün önce oğlumla 7 Kg bir Akya avı yapmıştık. O avı yaparken elimizde Omoto GTR 25L çıkrık makineli olta vardı. Bu olta tek devirli olduğu için oğlum sarmakta zorluk yaşamıştı. Bu yüzden bu av için daha büyük balıkların avı için hazırladığım Shimano TLD 50 çıkrık makineli oltayı getirdim. Bu çıkrık makinenin çift devir özelliği vardı. Makineyi çift devire getirdiğimizde daha küçük dişliler devreye girerek sarma işlemini kolaylaştırıyor. Böylece yorulmadan daha kolay mücadele etme şansı oluyor. Ayrıca büyük balıkla mücadele tecrübe sayısı arttıkça, daha önce zorlanılan takımlarla daha kolayca mücadele edilebilir tecrübeye erişilmiş oluyor. Tecrübe arttıkça mücadele kolaylaşıyor. Çünkü aynı oltayı daha kolay çekme yöntemleri bulunuyor. Bu sayede avcının mücadele potansiyeli artıyor. Gücünü daha verimli kullanabiliyor.
Büyük Balık Avı Başladı
Sabah erkenden kalkıp Pırasalı Ada istikametine doğru yol aldık. Yolda yem balıkları sırayla oltalara atladı. En son Pırasalı Adada avladığımız yem balığını canlı yem yaptık. Akya Oltasını canlı yemle hazırlayıp suya bıraktık. Hızlı bir şekilde Çoban Limanın açığına doğru olta çektik. Sonra daha derin sudan Adaya doğru yavaş bir hızla dip sırtısı çekmeye devam ettik. Bu arada oltamıza hiçbir balık dokunmadı. Oltayı biraz sarıp adaya doğru yaklaştık. Adaya yakın geçerken kaloma boşalmaya başladı. Meğer büyük balık bizi adanın açık kısmında bekliyormuş.
Çift Devirli Makinenin Konforuyla Mücadele
Öncelikle balığı meranın taşlık zemininden uzaklaştırıp açık suya aldık. Sonra oltayı çift devire alıp oğluma verdim. Oğlum bir süre makinenin çift devrinin konforunda balıkla mücadele etti. Fakat bu sefer de kamışı tutan kolu yorulmaya başladı. Çünkü bu balık geçen sefer yakaladığımız balıktan çok daha büyüktü. Üstelik çok da sıkı mücadele ediyordu. Bunun üzerine kamışın sapını oturduğu koltuğun minderi ile ayağı arasına koyduk. Bu sayede kamışın ağırlığını taşımaktan kurtuldu. Geriye sadece makinenin kolunu çevirmek kaldı. Bu şekilde bir süre daha mücadeleye devam etti.
Bir süre sonra yine oltayı saramaz hale geldi. Oltayı alıp problemin ne olduğuna baktım. İp makaranın yanına toplanıp dönüşünü engellemişti. Balık aşağı doğru bastığı için bu problemi çözmek kolaydı. Kalomayı gevretip balığın kaloma boşaltmasına izin verince problem çözüldü. Sonra balıkla mücadeleye ben devam ettim. Balığı yüzeye getirince balığı tekneye çekmesi için yine oğluma verdim. Bu mücadeleyi de yaşamasını ve tecrübe etmesini istiyordum. Böylece balıkla mücadelenin her aşmasını öğrenmesi mümkün oluyordu. Büyük balıkla mücadelenin aşamalarını öğrenmek uzun soluklu bir iştir. Her avda öğrenilecek farklı pek çok detay vardır. Kısacası balık avı hiç bitmeyen bir eğitim sürecidir. Ne kadar çok şey öğrenirsek, öğrenileceklerin ne kadar çok olduğunu fark ederiz. Öğrenilen her detay bize öğrenileceklerin sonsuz olduğunu fark ettirir.
Oğlum Tekneye İlk Balığını Çekti
Daha önceden büyük balık mücadelesini ben yapıyordum. Artık onunda mücadeleye katılma zamanı geldi. Büyük balıkla nasıl mücadele edilmesi gerektiğini öğrenmesinin zamanıdır. Yoksa uzaktan bakarak mücadelenin nasıl yapılacağını öğrenemez. Problemleri bizzat yaşayıp kendine uygun çözümleri bulması gerekir. Yani kendi mücadele stilini geliştirmesi gerekir. Zaten her çıktığımız avda mücadele şekli yavaş yavaş şekilleniyor.
Büyük balık tekneye yaklaştıkça riskler artar. Bu yüzden balığı yorarak çekmek emniyet ve mücadele konforu açısından çok önemlidir. Ayrıca balığı yorarak çekmek oltaya takılan balığı alma ihtimalini arttıran en önemli husustur. Büyük balık karşısında güç denemesi yapmak mücadele açısından tatminkar bir yöntem olabilir. Tabii bu konuda usta iseniz. Yoksa çok yorucu ve riskli bir iş olduğu gibi, balığı kaçırma ihtimalini de çok yüksektir. En doğrusu balığı kolayca çekebileceğimiz bir kaloma ayarında yorarak çekmektir. Biz büyük balık avlarımızda bu yolu seçeriz. Bu sayede balık teknenin altına geldiğinde iyice yorulmuş olur.
Oğluma takımın misinasını çekmesi için verdiğimde balığın ona karşı direnecek gücü kalmadığından emindim. İlk deneyimde çok zorlanmazsa kendine güvenin artacağını biliyordum. Sonraki deneyimlerde kendi problemlerini çözebilecek özgüveni kazanabilmesi için bu tecrübe çok önemlidir. Bunları adım adım öğrenmesi kendine olan güvenini artırır.
Sonunda balığı güvenli bir şekilde tekneye aldık. Akya, bu sene avladığımız balıklar içinde büyükler arasındaydı. Bu boyda bir balığı avlamak her zaman tatminkar bir avdır. Dünyanın her yerinde bu balık çok ciddi bir avdır. Bizim içinde öyle oldu. Artık sonraki daha büyük avlar ve mücadeleler için hazırdık.
Büyük Balık Avı Videosu: https://youtu.be/3jik-eA48to
Bir gün bana da oğlumla beraber büyük bir Akya avı yapmak kısmet olacak mı?
Bence bu sene Cem’in yaptığı avlardan sonra böyle bir avın sana da çok yakın olduğunu düşünüyorum. Bence artık kısmetin açıldı. Daha büyük bir istekle denemelere devam etmelisin.