Balık Avında Umut Karaya Çıkınca Kesilir :
Yemli bir çapari takımını 10 – 60 m arasında bir derinliğe indirdiğimizde balık vurmaya başlar. Vuran her balık avcının umudunu arttırır. Ama bir süre sonra oltaya vuran balığın avlamayı arzu ettiğimiz balık olmasını isteriz. Tecrübemiz arttıkça oltamıza vuran balığın ne olduğunu hissetmeye başlarız. Avlamayı düşündüğümüz balık vurduğunda seviniriz. Umudumuz ve hevesimiz tazelenir. Ava büyük bir istekle devam ederiz. Ama istemediğimiz balıklar vurunca umudumuz azalmaya başlar ve mutsuz oluruz.
Büyük Balık Avında Durum Nasıldır
Büyük balık avı pek çok açıdan ufak balık avı gibi değildir. Öncelikle her 10.000 ufak balığa karşılık 1 adet 10 Kg büyük balık vardır. Bunun sebebi yumurtadan çıkan binlerce büyük balık yavrusundan ancak % 1 – 10 arası 10 Kg kadar büyür. Gerisi ya diğer büyük balıklar tarafından yenir, ya da avlanır. Bir diğer hiç fark edilmeyen sebep de; ufak balıkların aşırı avlanması sonucu yem bulamayan büyük balıkların göç etmesidir. Aslında denizlerimizdeki balık azlığının temel sebebi de balıkların göç etmesidir. Yani ufakları aşırı avlayınca büyük balıkları sularımızdan kovmuş oluruz. Beslenecek ufak balık bulamayan büyükler daha bereketli denizlere göçerler. Yani denizdeki göç olayının insanların göç olayı mantığından farkı yoktur. Mesele yaşanacak yere doğru gitmekten ibarettir.
Büyük balıkların yalnız veya ufak sürüler halinde dolaşmalarının sebebi de avlanarak azalmış olmasıdır. Bu yüzden büyük balıklar yalnız dolaşırlar. Yalnız olan her canlının yaşama şansı azalır. Balıkların sürü olması yaşama şanslarını artıran çok önemli bir unsurdur. Sürüler beslenmek için beraber hareket ederek daha iyi beslenme şansını elde ederler. Sürüdeki birey sayısı azaldıkça yaşama şansları azalır. Onlar için hayat zorlaşmaya başlar.
Denizde Balık miktarı Nasıl Çoğaltılır
Büyük balıkları çoğaltmanın yolu ufak balıkların avından vazgeçmekten geçer. Ufak balıklar büyük balıkların beslenmesi için gereklidir. Büyük balık avı yaparak, ufak balıklara büyüme ve çoğalma şansı veririz. Bu yolla hem denizdeki balık miktarı artar, hem de avlanan birim balık başına elde edilen et miktarı artar. Örneğin günümüzde 1 Kg bir Lüfer, balık avı yapan avcıların %95 için çok büyüktür. Oysa o Lüferi 4 – 10 Kg arası avlandığında elde edilecek et miktarı 4 ile 10 misline çıkmış olur. Denizlerimizde balık miktarını, ancak büyük balık avına yönelerek arttırabiliriz.
Büyük Balık Oltayı Suya Atınca Hemen Gelmez
Büyük balık avı çok zahmetlidir. Öncelikle tecrübe elde etmek gerekir. Bu iş avcının kendi çabası ile olacak bir iş değildir. Tek başına bu tecrübeyi elde etmeye çalışmak mantıklı değildir. Çünkü çok masraflı ve çok fazla zaman alan bir iştir. Ayrıca her insanın yetenekleri farklıdır. Bu yüzden bazı detayları çok iyi fark ederken, bazı detayları hiç fark etmeyebilir. Bu sebeple farklı ustalardan eğitim alarak farklı detayları öğrenme şansı vardır. Büyük balık avını öğrenmenin doğru yolu eğitimdir.
Balık Avının Her Aşaması Kısmettir
Yetenek ve yeteneksizlik de kaderdendir. Yetenek de, yeteneksizlik de insanı zaman içinde eğitir. Eğer bu iki durumunda kaderden olduğunu idrak edebilirsek işimiz kolaylaşır. Yetenekli birisi başarılarının kaderden olduğunu fark etmediğinde şımarır. Kendini geliştirmek için çabalamazsa zamanla yeteneğini kaybeder. Oysa yeteneğinin Allah’ın kendisine bir lütfu olduğunu fark ederse kendini daha da geliştirmeye çabalar. Bu şekilde elde ettiği bilgi ve tecrübeyi diğer insanlarla paylaşıp çoğalmasını sağlar. Hay’dan gelen, Hu’ya döner (Allah’tan gelen, yine Allah’a döner). Yeteneksiz olan bunun kaderden olduğunu idrak edip başarılı olmak için çok çabalarsa her aşamayı hazmederek öğrenir. Bu yüzden en iyi eğitmenler yeteneksiz olanlardır. Çünkü nerede hata yapıldığını ve o hatanın nasıl halledilebileceğini çok iyi öğrenirler. Ayrıca yeteneksiz olanlar daha azimli olan insanlardır. Çünkü onlar azimli olmadan öğrenmeye devam edemezler. Her yeni öğrenilen şey onları daha azimli yapar. Bu şekilde hedefe yaklaştıklarını fark ederler.
Eğitimin en önemli kısmı kısmet kavramını kavramak ve bunu elde etmek için var gücümüzle çabalamaktır. Bunun için umuda ve azme ihtiyacımız vardır. Umut, azim olmadan sürdürülebilir bir durum değildir. Bu yüzden balık avında umut karaya çıkınca kesilir. Ama bu asla pes etmek anlamında değildir. Aksine oturup yaşanan günü iyi analiz edip, başarılı olmak için ne yapabileceğini düşünmenin bir başlangıç noktasıdır. İnsan ancak başarısızlığını kabul ettiği aşamadan sonra daha iyisini nasıl yapabileceğini düşünmeye başlayabilir.
Olanı Geride Bırakıp Önüne Bakan Anı Yaşar
Bunu üniversite birinci sınıfta öğrendim. İmtihan haftasıydı. Geçmiş senelerden kalan ve okuldan uzaklaştırılan öğrencilere ilave imtihan hakkı vermek için bizim imtihanlarımızı bir haftaya sıkıştırmışlardı. Çılgın bir imtihan haftası yaşıyorduk. Bir imtihandan çıkmış Beyazıt meydanında derin düşünceler içinde yürüyorum. Yanıma üst sınıftan bir abimiz yanaşıp “hayrola” dedi. Yeni imtihandan çıktığımı ve imtihanın umduğum gibi geçmediğini, durumun kritik olduğunu söyledim. Bana yaklaşarak yumuşak bir sesle “sonraki imtihanlarının iyi geçmesini istiyorsan o imtihanı hemen unut. Önündeki imtihana hazırlanmaya başla” dedi. O an geçmiş imtihanı kafamdan silip önümdeki imtihanı düşünmeye başladım. Böylece anı doğru değerlendirmeyi öğrendim.
Elinden gelenin en iyisini yapmak için çabalayan bir insanın ulaşacağı tek bir nokta vardır. O da başarı, mutluluk ve huzurdur. Emek harcamadan başarı elde etmenin, kısmete kavuşmanın imkanı yoktur. Umut kesen birisinin artık başarılı olma şansı kalmamıştır. Sadece umudunu kesmeden azimle emek harcayanlar başarıyı tadarlar. Diğerleri de onları destanlaştırırlar.
Büyük Balık Avı Videosu: https://youtu.be/kIlyhXlUAZQ