ZIPKINLA BALIK AVI

Zıpkınla Balık Avı :

Serbest dalış yapmayı sevenlerin daha uzun süre denizde kalıp, daha fazla dalış yapmak için tercih ettikleri ve bu vesileyle balık avlama şansı elde ettikleri sportif bir uğraştır.

ZIPKINLA BALIK AVI

Denize olan sevgim beni denize yöneltmiştir. Deniz benim için tutku olmaktan çok yaşam tarzıdır. İstanbul’da geçen 40 yıl boyunca denizi hep özledim. Her fırsatta denize ulaşmaya çalıştım. 1970 yıllarda harçlıklarımla aldığım bir paletin ve maskem vardı.

ZIPKINLA BALIK AVI

İlk maskemin şnorkelin ağız kısmında masa tenisi topu vardı. Suya daldığımda top şnorkelin ağzını tıkayarak suyun ağzıma ulaşmasını engelliyordu. Bu maske ile dalışın zor olduğunu ilk denemelerimde anladım. Karaköy’de kolay kullanımı olan bir maske arayışına girmiştim. Sonunda güzel bir maske buldum. O maske ile serbest dalış çalışmalarım başladı.

İlk dalışlarda kulak açmak problemdi. Sonra, uzun mesafe koşularına başladığım 1980’li yıllarda, kulaç açma sorunu yaşamaz oldum. Kulağım ihtiyaç duyduğumda, kendiliğinden eşitlenir oldu. Kulak problemi kalmayınca, derin ve uzun süreli dalışlar yapmaya başladım. Kıyıdan dalarak suya girdiğimde 2,5 – 3 dakika suyun altında kalıp, derinlere dalarak uzun mesafeler kat ediyordum. Nedense, suyun yüzüne çıktığımda, suya girdiğim yerde kalabalıklar oluşuyordu…

ZIPKINLA BALIK AVI

1997 senesinde tüplü dalışa başladım. 2002 senesinde 2 yıldız eğitmen olmuştum. Ama serbest dalış yine ağır basıyordu. Malzeme yerine, serbest dalmalıydım. Çanakkale, Kömür Limanında dalışa gittiğimizde malzemeyi bırakıp, serbest dalışı geliştirmeye başladım. 2002 senesinde 24 m ye dalabiliyordum.

SERBEST DALIS TURLERI

ZIPKINLA BALIK AVI

İstanbul’da denizin kirli olduğundan, yıllarca Saroz’a dalmaya gittik geldik. Artık, denize gitmek için direksiyon sallamak istemiyordum. İstanbul’daki işi gücü bırakıp, Antalya Adrasan Beldesine göçtüm. 2003 Mayıs ayından beri Adrasan’da yaşamaya başladım. Adrasan’da yaşayıp, zıpkınla balık avı yapmamak mümkün mü?

Serbest Dalış Fizyolojisi

Zıpkınla Balık Avlamak

SIG SU BAYILMASI

Adrasan’ın temiz sularında 28 m dalar oldum. Artık serbest dalışı zıpkınla dalış şekline dönüştürdüm. Bu sayede denizde daha uzun süreler kalıp, daha fazla adette dalış yapabiliyorum. Canım balık yemek istediğinde zıpkınımı alıp dalışa gidiyorum. Adrasan’ın muhteşem denizi ve canlılığı insanı mest ediyor.

ZIPKINLA TROFE SINARIT AVI

Zıpkınla Sinarit Avı Videosu: https://www.dailymotion.com/embed/x20j4hz

Zıpkınla Balık Avı

Menderes Yahşi hakkında

Menderes Yahşi: (Rehber ve dalış eğitmeni) 8 Mayıs 1962 senesinde İstanbul doğdu. İ.Ü. İktisat Fakültesini 1986 yılında bitirdi. 1989 - 1995 senelerinde bankacılık. 1995 - 2003 senesinde kurucularından olduğu Escortland Taksim'de bilgisayacılık yaptı. 2003 senesineden beri Antalya-Adrasan'da Deepfishing ve Adrasanbalik olarak, balık avı turları düzenliyor. Evli, bir çocuk babası.
Bu yazı BALIK AVI, BALIK AVI HIKAYELERI, BALIK AVI VIDEOLARI, FOTOGRAFLAR, ZIPKINLA BALIK AVI kategorisine gönderilmiş ve , , , , , , , , , ile etiketlenmiş. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.

ZIPKINLA BALIK AVI için 6 cevap

  1. Berk der ki:

    Merhaba size ulaşmak için bir iletişim numarası alabilir miyim menderes abi

  2. Serdar der ki:

    Merhaba menderes abi. Yazınızı sizin gibi deniz sevdalısı Antalya’da yaşamını sürdürmeyi düşünen bir emekli öğretmen olarak hayranlıkla okudum. Halen Adrasan’daysaniz sizinle tanışmak, tecrübelerinizden faydalanmak istiyorum.
    Selamlar…

  3. Sertaç der ki:

    Merhaba,

    Sizi 2008 senesinden tanıyorum. Sizinle ava çıkmış ve Barakuda avlamıştık. O zaman da sormayı unuttum. Siz İstanbul gibi metropolden kalkıp bu nadide bir bölgede yaşamayı nasıl başardınız? Siz ve aileniz Antalyalı mısınız? Yada “radikal bir karar mı” sizleri orala göç ettirdi?

    Menderes bey bizler için bu gibi bölgelerde yaşamak için ne gibi önerileriniz olabilir?

    Mutlu yarınlar dilerim. Bereketli avlarınız olsun.

    Cumhuriyet Bayramınız kutlu olsun.
    Cumhuriyetle kalın…

    • Menderes Yahşi der ki:

      Ben İstanbulluyum. İstanbul’dan Adrasan – Antalya’ya 2003 senesinde göçtüm. Buraya geldiğimde evli değildim. Bu tür bir göçün evli birisi tarafından yapılabilmesi çok zor diye düşünüyorum. Ancak çiftlerin aynı düşüncede olmasıyla mümkün. Bu çok nadir gözüken bir olasılık.

      Adrasan gibi nadide bir doğa parçasına göç etmem radikal bir karar mıydı?:

      Hayır. Adrasan’a göç etmem radikal bir karar değildi. Olayın aslı şöyle:

      Babam küçükken bana sorardı “oğlum çok paran olsa ne yaparsın?” diye. Benim cevabım her seferinde “deniz alırım olurdu”. Adrasan’a göçtüğüm güne kadar rüyalarımda deniz kenarında bir ev görürdüm. Balkonu İstanbul’daki yalılar gibi denize bakan. Ben o balkona çıkıp denize atlardım. Bu aşk beni önce dalgıç yaptı. Sonra büyüdüm. İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesinde okumaya başladım. Uyurkan gördüğüm rüyaların aksine normal yaşamda her zaman gerçekçi bir insan olmuşumdur. Bu yüzden hayatımın kritik zamanlarında oturup hayatıma dair kararlar almışımdır. Okuldaki 5. sömestireydi. Yani 3. sınıfın ilk dönemi. Bir gün yemekten çıkınca oturup gelecek hayatıma dair kararlar aldım. Aldığım karar şöyleydi: Önce İngilizce’mi geliştireceğim. Sonra dış ticaret (ithalat ve ihracat) öğreneceğim. Sonra kendi işimi kuracağım. Bu işin dış ticaret bacağı olacak. Sonra 40’lı yaşlara gelince de ışığın bol olduğu, deniz olan bir yere göç edeceğim.

      Niçin ışığın bol olduğu, deniz olan bir yer:

      Okul hayatım boyunca kendimde izlediğim bir gerçek vardı. O da benim kafam ışığın bol olduğu zamanlar daha iyi çalışıyor ve bu zaman diliminde daha çalışkan oluyordum. Hayattan daha büyük keyif almam için ışığın bol olduğu, deniz kenarında bir yer olmalıydı.

      Okul bitti. Yapı Kredi Şişli şubesinde, Ağustos başında işe başladım. Aklımda aldığım karar vardı. Ayrıca okumaya da doyamamıştım. Hemen İstanbul Teknik Üniversitesinin master programına başvurdum. O sene Sosyal Bilimler Enstitüsüne bağlı iktisat ve işletme bölümlerinde 30 kişilik kontenjanlı master programı açmışlardı. O programa başvurdum. Programa kabul edilen 23 kişiden birisi oldum. İlk sene İngilizce hazırlık senesiydi. Hazırlık bitince Askere gittim. Askerden sonra Dışbank Organizasyon servisinde işe başladım. İşe başladığım üçüncü günü bizim servisin sunum yapacağı “ithalat ve ihracatın bilgisayara uyarlanacağı” bir program çalışması başladı. Bu üç ay sürdü. Bu proje bittiğinde beni dış ticaret çalışanları için düzenlene risk işletin kursuna aldılar. Kurstan sonra da istanbul ve Eminönü Şubelerinde 3 ay süren uygulama programına gönderdiler. Daha sonra değişik servislerde görev aldım. Daha sonra bankacılık hayatım Pamukbank Beşiktaş ve Levent Şubelerinde ithalat servisinde devam etti. Her bir yer ayrı bir tecrübeydi.

      1995 Haziranında bankacılık hayatıma son verip kendi işimiz olan Escortland Taksim’de işe başladım. O sene Escortland’i yeni açmıştık. Escortland’ler, Escort Bilgisayarın ayrıcalıklı bayilerindendi. Escortland Taksim’de 2003 senesine kadar çalıştım.

      2003 senesi ortaklardan biri olan Atilla Bal arkadaşımla şirketten şapkalarımızı alıp çıktık ve Adrasan’a göçtük. Adrasan’a gitmeden önce kendimize bir tekne almıştık. Adrasan’da günlerimiz genel anlamda balık avı ve tüplü ve serbest dalışla geçiyordu. Eylül ayı gibi Deepfishing.com web sitemizin hazırlığına başladık. Atilla hummalı bir çalışmaya girdi. Web sitesi bitince Atilla’nın İstanbul’a düşüş hazırlıkları başladı. Atilla, 8 ay sonra “burası bana çok uygun değil. Yazları gelip giderim” diyerek İstanbul’a döndü.

      Adrasan’da yalnız kalmıştım. Ama kendimi hiç yalnız hissetmiyordum. Hayalini kurduğum her şey Adrasan’da vardı. Fazlalıklar da işin kaymağıydı. Sonra İstanbul’dan tatil için gelen eşimle tanıştım. Kısmet o ki, o da Adrasan’a alıştı ve sevdi. Biz Adrasan’da mutluyuz.

      Bu macerayı yaşamak isteyenlere önerim nedir?:

      Hikayemi uzun tutmaktaki maksat; bu tür bir göç’ün gerekçesi radikal olmamalı, aksine belli bir hazırlık ve olgunluk döneminden sonra olmasıdır. Bu işin kararlı olarak yapılmasıdır.

      En önemli noktası da; “yer alma, komşu al” sözüne uyulmasıdır. Bir çok yer güzel olabilir. Ama en doğru yer beraber yaşayacağınız insanlarla uyum içinde olmanızdır. Bunun için belli bir süre deneme süresi olarak tanınması uygun olabilir. Ya da bir süre gelinip, gidilerek uygunluğu test edilmelidir. Ama her şartta bilinmelidir ki, bu tür hayata yeniden başlamak zor iştir. Hele maddi zorluklar ve aşkla yapılacak gerçek bir iş yoksa, çok zordur. Hayaller kurarak bu işe kalkanlar hüsrana uğrayarak geri dönerler. Hayatta hiç sevmediğim şey hayal kırıklığına uğramaktır. Bunu önlemenin tek yolu gerçekçi olmaktır. Hayatınızın gerçeklerine uygun kararlar aldığınızda aslında kaderinizi kendinize yol edinmiş olursunuz. Benim aldığım her karar aslında karimin ta kendisiydi. Allah bana bu yaşamı nasip ettiği için bütün bunlar oldu. Yoksa anlattıklarım. alınan kararlarla birebir örtüşmesinin bir açıklaması yoktur. Ben o kadar da bulunmaz “Hint Kumaşı” değilim. Gerçek bu…

YORUMLAR (Lütfen, yorumunuz ile bize katkıda bulunun)

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.