Adrasanda Sportif Balıkçılık Yaygınlaşıyor :

Özellikle 2021 yılında Adrasan’da balık avı yapan arkadaşlar arasında ufak balıkları geri bırakmak yaygınlaştı. Örneğin Akya avı yapan arkadaşlar arasında 5 Kg altı balıkları geri bırakan arkadaşları görünce gelecekten daha umutlu oluyorum. Ufak balıkları geri bırakma furyasına Suat Yiğit “bütün tuttuğu balıkları geri bırakacağı” sloganıyla katıldı. 2021 içinde Suat ile tuttuğumuz her balığı kaç kilo olduğuna bakmadan geri bıraktık. Bizim balık avı turlarımızda da bir grup 5 Kg altında olan balıkları geri bırakmaya gönüllü olurken, bir gruptakiler 10 Kg altındaki balıkları bırakmaya gönüllü oldular.

Ben de bu çabaya “10 Kg altı balıkları geri bırakmak ve ihtiyacın olmayan balıkları almak” şeklindeki sloganla son altı senedir devam ediyorum. Ayrıca balık avı turlarımızda 10 seneden daha uzun bir zamandır “her turda sadece bir büyük balık almak” şeklinde devam ediyoruz. Ayrıca katılımcı arkadaş turda tutulan balığı almak istemezse, mutlaka geri bırakmak gibi bir prensibi benimsedik. “Hadi onu da biz alalım” gibi düşüncemiz asla yok. Aksine ihtiyacım olan balığı ben kendim avlarım gibi bir yaklaşımımız var. Bir diğer husus da başkası için fazladan balık almayız. Eğer birisine balık vermek istiyorsak onu soframıza davet edip kendi ihtiyacımız için avladığımız balığı paylaşırız.

Başkasına Balık Verenin Durumu
Başkasına balık tutan ve tuttuğu balığı dağıtan her avcı sonunda balık verdiği kişilere borçlanır. Bir ücret ödemeden balık alanlar bir süre sonra balıkçının kendilerine borçlu olduğunu düşünür. Balıkçının onlara balık veremediği veya vermek istemediği gün ona küserler. Kısaca söylemek gerekirse “balık verdiğiniz kişiyle eninde sonunda aranız bozulur”. Çünkü ona balık vermeye borçlu duruma düşeceksiniz.

Oysa balık vermeyi düşündüğünüz kişiyi sofranıza çağırırsanız, o da aynı şekilde bir vesile ile sizi sofrasına çağırmak için kendini borçlu hisseder. Verdiğinizle borçlu duruma düşmek istemiyorsanız, başkası için balık avı yapmayın. Hem böylece denizdeki balığı boş yere azaltmış olmazsınız. Hem de vaktinizi ve paranızı boşa harcamazsınız. Ayrıca başkasına verdiğiniz balıkların bir kısmının israf olma ihtimali de yüksektir. Çünkü emek harcamadan elde edilenler pek kıymeti olmaz. Oysa denizdeki her bir balık geleceğimiz için çok kıymetlidir. İşte sportif balıkçılık bu yüzden kültürümüzün bir parçası olmak zorundadır.

Denizde Balığı Çoğaltmanın Yolu
İnsanoğlu akıllı bir canlıdır. Zorda kaldığı her durumdan çıkacak yolu bulmakta mahirdir. Zaten o yüzden değil midir ki, nesli tükenme tehlikesi en az olan canlıdır. Bu yüzden aklımızı kullanarak balığın çoğalmasına ve denizleri temiz tutmasına katkı sağlayacak çevreci çözümler bulmamız gerekir.

Balığı çoğaltmak ve denizi temiz tutmak için birilerinin bize yasal zorunluluklar dayatmasına ihtiyacımız yoktur. Bizim standartlarımızın çok daha yüksek olması gerekir. Örneğin mevzuatta Sarıkuyruk Akya’nın yasal avlanma boyu 30 cm dir. Oysa biz 3 Kg altındaki bir Sarıkuyruk Akya’nın geri bırakılmasını 10 yıldır balık avı turlarımızda gönüllü katılım ile uyguluyoruz. Yalnız başıma olta ile av yaptığımda 5 Kg altında bir Sarıkuyruk Akya’yı her şatta geri bırakıyorum. Bunun balıkçılık kültürümüze yerleşmesi için de büyük çaba harcıyorum. Bu çabama son yıllarda Adrasan’da balık avlayan arkadaşlarında iştirak etmeye başladığını görerek geleceğimiz için sevindiricidir.

Büyük Balık Avı Videosu: https://youtu.be/h1GR9bB7mr4