Balık Umulan Büyüklükte Değilse Geri Salarız :
Bu sene balık avı turlarımızda çok büyük balıkların avını yaptık. Geçmiş senelerde hayalini kurduğumuz balıklar normal her gün avladığımız balıklardan oldu. Giderek de avladığımız balıkların boyları büyüyor. Böyle olunca da eskiden normal boy olan balıkların küçük olduğunu düşünerek geri bırakmaya başladık. Bu avımız da öyle oldu.
Büyük Bir Balık Avlamak İçin Kıyıdan Ayrıldık
Kıyıdan biraz açılınca yemlik balık avı için yüzey sırtısı çekmeye başladık. Yönümüz Pırasalı Adaydı. Sohbet ederek yol almaya başladık. Arkadaşlarla daha önceki turlarda defalarca büyük balık avı yaptığımız için güzel bir av yapacağımızdan kuşkumuz yoktu. Bu şekilde inançlı bir şekilde balık avına çıkmak avın verimli geçmesinin birinci kuralıdır. Umutsuzca veya tereddütle çıkılan turda balık avı yapılması neredeyse mümkün değildir.
Pırasalı Adaya yaklaşırken yemlik balık avlamaya başladık. Ama oltamıza takılan birkaç balığı kaçırdık. Hatta bir balığı çekerken takım koptu. Yeni bir takım yaparak ava devam ettik. Bir türlü tekneye bir yemlik balık almak kısmet olmadı. En son Çoban Limanının açığında bir yemlik aldık. Hemen onu canlı yem yapıp büyük balık avına başladık.
Büyük Balık Avımız Başladı
Katılımcı arkadaşlar ilk defa katılıyor da olsa, devamlı gelen arkadaşlar da olsa büyük balık avına başlamak her zaman heyecan vericidir. Her seferinde büyük balık avı için oltayı hazırlarken teknede heyecanın hızla yükseldiğini gözlemleriz. Bu durum beni de motive eder. Bir anda herkes ava konsantre olur. Heyecanla o ilk vuruşun gelmesini bekleriz. Vuruşun gelmesi uzarsa, heyecan giderek azalmaya başlar. Ama tura devamlı gelip büyük balık avı yapanlar için durum böyle değildir. Onlar heyecanlarını hiç kaybetmezler. Aksine her an balık gelmesini beklerler. Çünkü büyük balık avlamak onlar için alışkanlık olmuştur.
Bir Türlü Büyük Balıklar Oltaya Atlamadı
Uzun bir süre büyük balık vuruşu olmadı. Zaman iyice ilerlediği için Adrasan Koyundaki meraları çekerek dönüşe geçtik. Her merada “tamam şimdi burada av yapacağız” diyerek Adrasan Sahiline doğru yol almaya devam ettik. Artık son meraya gelmiştik. Meranın tam ortasındayken kaloma akmaya başladı. Kaloma akmaya başlayınca heyecan tavan yaptı. Hemen teknenin burnunu açık denize çevirip ağır yolla giderken balığın kancaya geçmesini bekledik. Biraz uzun sürdü. Ama sonunda balık hızla kaloma boşaltmaya başlayınca kancaya geçtiğine kanaat getirdik.
Balık kancaya geçince kalomayı kademeli olarak sıkarak Akya ayarına getirdik. Sonra mücadele başladı. Balık kancaya geçme sürecinde çok fazla kaloma boşaltarak iyice zemine yaklaşmıştı. Zemine yaklaşınca nispeten sakinleştikleri için çok fazla mücadele etmiyordu. Bir süre çok fazla mücadele olmadan oltayı çektik. Balık arada bir asılıyordu. Ama balığın mücadelesi güçlü değildi. Mücadele bu şekilde devam edince balığın küçük olduğunu anladık. Ufak bir Akya çekiyorduk. Sonunda balığı tekneye aldığımızda 3 – 4 Kg arası bir Akya olduğunu gördük.
Ufak Akyalar Büyüsünde Gelsin
Arkadaşlarla en son avladığımız 40 Kg üstü Akya’dan sonra bu balığı almak bize hiç doğru gelmedi. Balığı geri bırakmaya karar verdik. “Bu balık büyüsünde gelsin” diyerek geri bıraktık. Sonra oltaları toplayıp sohbet ederek geri döndük. Sonuç olarak büyük bir balık avı yapmıştık. Sadece balık bizim beklentilerimizin altında kalmıştı. Avın keyfine varmak adına bu balığı geri bırakmak en doğru seçimdi. Balığı almaya kalksak bizim için üzüntü vesilesi olacaktı. Balığı geri bırakarak daha sonra daha büyüğünü avlamaya hakkımız olduğunu düşünebilecektik. Bu hissiyat da bizim sonraki avlarda motivasyonumuzu artıracaktı. Balık avında hissiyatın ne kadar önemli olduğunu anlamak için, ciddi anlamda tecrübe kazanmak gerekmektedir. Balık avında en büyük tecrübe de ufak olanın geri salınmasıdır. Ancak avının çoğalmasına katkı verenin avı bereketli geçer.
Devasa Balık Yumurtalı Olduğu İçin Geri Saldık: https://youtu.be/h1GR9bB7mr4